D vitamini; yağda eriyen vitaminler arasında yer almakta olup aynı zamanda endojen olarak sentezlenebildikleri için hormon olarak değerlendirilen bir steroldür.
Vitamin D içeren besin sayısının az olması nedeniyle, bu vitaminin az bir kısmı gıdalar ile alınır. Somon balığı, uskumru, ton balığı, sardalya gibi yağlı balık türleri, yumurta sarısı, süt, brokoli, yeşil soğan, maydanoz, D vitamini yönünden zengindir. Ancak hiçbir gıda maddesi günlük D vitaminini karşılayacak kadar D vitamini içermez. D vitamini sentezinde temel kaynak güneş ışığıdır. Sentez için cilde direkt güneş ışını teması gereklidir. Bu sentez fonksiyonuna, ülkenin bulunduğu enlem, mevsimler, güneş ışınlarının yeryüzüne geldiği açı, deri pigmentasyonu, hava kirliliği düzeyi, deriye sürülen koruyucu kremler, giyinme tipi gibi faktörler olumsuz etki eder.
Deride yapılan veya diyetle alınan D vitamini biyolojik olarak aktif değildir. Önce karaciğerde 25 hidroksivitamin D’ye [25(OH)D], daha sonra da böbreklerde biyolojik olarak aktif form olan 1,25 dihidroksivitamin D’ye [1,25(OH)2D] dönüşmektedir.
1,25 dihidroksivitamin D; hipofiz, overler, deri, mide, pankreas, timus, meme, böbrek, paratiroid bezleri, periferik lökositler gibi 37 farklı doku hücresinde yer alan vitamin D reseptörü ile kompleks oluşturarak, 200’e yakın geni kontrol eder.
En önemli etkisi kalsiyum, fosfor metabolizması ve kemik mineralizasyonu üzerinedir. Bununla birlikte son yıllarda, D vitamini eksikliği ve yetersizliğinin yaygın kanserler, kardiyovasküler hastalıklar, metabolik sendrom, enfeksiyöz ve otoimmun hastalıkların dahil olduğu bir çok kronik hastalıkla ilişki içinde olduğu bulunmuştur.
Kişideki vitamin D düzeyini değerlendirmek için hem vitamin D alımını hem de endojen yapımı gösteren 25 hidroksivitamin D [25(OH)D] düzeyine bakılmalıdır. 25(OH)D düzeyi 20 ng/mL’den düşük ise D vitamini eksikliği, 21 ile 29 ng/mL arasında ise D vitamini yetersizliği, 30 ng/mL’den yüksek ise yeterli düzey (tercih edilen aralık 40-60 ng/mL) ve 150 ng/mL’den yüksek ise D vitamini intoksikasyonu olarak kabul edilmektedir.
Yeterli D vitamini alımı ve serumda optimum D vitamini düzeyinin korunması sadece kemik, kalsiyum ve fosfor metabolizması için değil aynı zamanda genel sağlık hali için de çok önemlidir.
D vitamini eksikliği artık küresel bir salgın olarak kabul edilmektedir. Ülkemizde ve dünyada yapılan çalışmalarda D vitamin eksikliğinin yaygın olduğu görülmektedir. Özellikle güneş ışığından yeterince yararlanamayanlar, koyu tenli kişiler, yaşlılar, obezler, antikonvülsan ve glikokortikoid ilaç kullananlar D vitamin eksikliği ve yetersizliği konusunda yüksek risk grubunda yer almaktadır.
D vitamininin, bağışıklık sisteminin düzenlenmesi, otoimmun hastalıkların, bazı kronik hastalıklar ve kanser gelişiminin önlenmesi üzerine yararlı etkileri olduğu bildirilmiştir.
Yaygın kas-iskelet ağrısı olan hastalarda D vitamini eksikliği, sık karşılaşılan bir sorundur. Yaygın kas-iskelet ağrısı olan ve 20 yaş üzeri 14.925 hastanın değerlendirildiği çalışmada D vitamin eksikliği prevelansı % 73,9 bulunmuştur.
10.933 gönüllüden oluşan 25 randomize kontrollü çalışmanın meta-analizinde, D vitamin takviyesinin akut solunum yolu enfeksiyonlarından korunmada etkili olduğu gösterilmiştir. Bu etki günlük ya da haftalık kullanımda gözlemlenirken, seyrek ve yüksek dozlarda takviye alanlarda görülmemiştir.
3,600 kişinin izlendiği EPIC-Norfolk çalışmasında yer alan 11 prospektif çalışmanın meta analiz sonuçlarına göre, serum 25(OH) D düzeyi ile Tip2 DM sıklığı arasında azalan bir ilişki olduğu ve D vitamini verilmesi ile Tip2 DM riskinin azaldığı belirtilmiştir.
16.434 katılımcının bulunduğu 11 çalışmanın meta-analiz değerlendirmesinde; düşük serum(OH) D düzeyinin, yüksek karotis aterosklerozu riski ile ilişkili olduğu ifade edilmiştir.
7 randomize kontrollü çalışmanın meta-analizinde; D vitamin takviyesinin, astım alevlenme sıklığını azalttığı belirtilmiştir.
6 ay boyunca günde 2.000 IU D vitamin takviyesi, KOAH hastalarında akut alevlenme sayısını anlamlı derecede azaltmıştır.
Serum (OH) D vitamin düzeyi 40 ng/ml üzerinde olan kadınlarda, 20 ng/ml’in altında olanlara göre anlamlı derecede daha düşük kanser riski bulunmaktadır.
D vitamini düzeyinin <30 ng/ml olması tedavi gerektirir. Tedavide hedef, serum 25(0H)D vitamini düzeyini, 30-50 ng/ml seviyesinde tutmaktır. Erişkinlerde, serum 25(0H)D vitamini düzeyini 30 ng/ml üzerinde tutmak için en az 1.500-2.000 IU D vitamin alımı gerekmektedir.
REFERANSLAR
- Fatma Fidan ve ark. Çağın Pandemisi: D Vitamini Eksikliği ve Yetersizliği. Osteoporoz. 2014; 20(2)
- Çidem M, Karacan İ, Beytemur O, Kara S. Prevalence and risk factors for vitamin D deficiency in patients with widespread musculoskeletal pain. Turk J Med Sci. 2017 Jun 12;47(3):728-731.
- Holick MF. Vitamin D Status: measurement, interpretation, and clinical application. Ann Epidemiol 2009;19:73-8.
- Hekimsoy Z, et al. Vitamin D status among adults in the Aegean region of Turkey. BMC Public Health. 2010 Dec 23;10:782.
- Miettinen ME et al. Association of serum 25-hydroxyvitamin D with lifestyle factors and metabolic and cardiovascular disease markers: population-based cross-sectional study (FIN-D2D). PLoS One. 2014 Jul 7;9(7):e100235.
- Adrian R Martineau, et al. Vitamin D supplementation to prevent acute respiratory tract infections: systematic review and meta-analysis of individual participant data. BMJ. 2017; 356: i6583.
- Schmitt EB, et al. Vitamin D deficiency is associated with metabolic syndrome in postmenopausal women. Maturitas. 2018 Jan;107:97-102.
- Wang Y, et al. Association between low serum 25-hydroxyvitamin D and depression in a large sample of Chinese patients with type 2 diabetes mellitus. J Affect Disord. 2017 Dec 15;224:56-60.
- Chen FH, et al. Association of Serum Vitamin D Level and Carotid Atherosclerosis: A Systematic Review and Meta-analysis. J Ultrasound Med. 2017 Nov 24.
- Jolliffe DA, et al. Vitamin D supplementation to prevent asthma exacerbations: a systematic review and meta-analysis of individual participant data. Lancet Respir Med. 2017 Nov;5(11):881-890
- McDonnell SL, et al. Serum 25-Hydroxyvitamin D Concentrations ≥40 ng/ml Are Associated with >65% Lower Cancer Risk: Pooled Analysis of Randomized Trial and Prospective Cohort Study. PLoS One. 2016 Apr 6;11(4)
- Khan DM, et al. Role of Vitamin D in reducing number of acute exacerbations in Chronic Obstructive Pulmonary Disease (COPD) patients. Pak J Med Sci. 2017 May-Jun;33(3):610-614.
- TEMD. Osteoporoz ve Metabolik Kemik Hastalıkları Tanı ve Tedavi Kılavuzu. 2017
- Holick MF, et al. Evaluation, treatment, and prevention of vitamin D deficiency: an Endocrine Society clinical practice guideline. J Clin Endocrinol Metab. 2011 Jul;96(7):1911-30.